"Yapmam gereken şeyler var ama elim gitmiyor." "Son ana kadar bekliyorum, sonra panikle yetişmeye çalışıyorum."
"Plan yapıyorum ama uymuyorum."
Eğer bu cümleler size tanıdık geliyorsa, yalnız değilsiniz. Erteleme modern hayatın en yaygın ve gizli zorlayıcılarından biri. Ama erteleme sadece bir "tembellik" meselesi değil. Arkasında çoğu zaman duygusal nedenler, içsel çatışmalar ve öğrenilmiş davranışlar yatar.
Ertelemenin Psikolojik Kökenleri
- Mükemmeliyetçilik: Her şey kusursuz olmalı diyerek başlamaya cesaret edememek.
- Yetersizlik İnancı: "Yapamam ki" duygusuyla hareketsizlik.
- Zaman Algısı Bozulması: Vakit var sanmak, zamanın nasıl geçtiğini fark edememek.
- Duygusal Yükten Kaçınma: Yapılacak işle gelen kaygı, sıkıntı, yetersizlik duygularından uzak durmak için erteleme.
Erteleme Davranışının Sık Görülen Biçimleri
- Plan Yapıp Hiç Başlamamak
- Yapılacak şeyi Güzelleştirene Kadar Ertelemek
- Önce Kolaylarını Bitirip Asıl İşi Bırakmak
- "Son dakikaçılık" ile tetiklenmeden harekete geçememek
Erteleme Alışkanlığıyla Başa Çıkma Yolları
- Fark Et: Ertelediğin anları not al. Ne hissettin? Ne düşünüyordun?
- Küçük Adımlar Belirle: "Yapmak" yerine "nereden başlasam?" sorusuna odaklan.
- Zihin Engellerini Tanı: "Nasıl olsa yine yapamayacağım" gibi inançları fark et.
- Kendine Nazik Ol: Erteleme bir savunma mekanizması olabilir; yargılamak yerine merakla anlamaya çalış.
- Profesyonel Destek Al: Uzun süreli erteleme ve iç motivasyon sorunları terapiyle anlamlandırılabilir.
Erteleme Bir Alışkanlıksa, Değişmek de Mümkün
Erteleme, çoğu zaman hayatımızda stres, kaygı ve yetersizlik duygusunu besler. Ama bu döngü fark ettikçe kırılabilir. Değişim bir anda değil, adım adım olur.
Kendinle daha yumuşak bir yerden başlamak, yapman gerekeni yapabilmenin ilk adımı olabilir.